Emlakçılar İçin 7 Adımda Profesyonel Linkedin Oluşturma!

Paylaşmayı unutmayın.

İşe alımcıların yaklaşık% 94’ü daha iyi aday bulmak için Linkedin’e başvurduklarını söylüyor. Dolayısıyla bir Linkedin profiline sahip olmak yetmiyor ve öğrencilerin bu profesyonel platformdan en iyi şekilde faydalanabilmek için Linkedin’in sunduğu birçok özelliğin farkında olması çok önem taşıyor. Bu yüzden üniversite öğrencileri için Linkedin profilini mükemmelleştirecek ve harika bir iş çıkarmaya yetecek 7 Linkedin ipucunu yazımızda bir araya getirdik.

1. Profesyonel Bir Fotoğraf

Öğrenciler çoğu zaman eğlenceli fotoğrafları, birçok filtre ve etiketle birlikte kendi profil resimleri olarak yayınlamak için de kullanır. Ancak sosyal paylaşım siteleri ve profesyonel ağ siteleri arasında ayrım yapmak önemlidir. Linkedin’de, profil resminiz mükemmel bir ilk izlenim oluşturmak için bir araçtır ve bu nedenle profesyonel bir görselin profil resminizde olması gerekir.

İşte bazı ipuçları:

  • Fotoğrafın neredeyse % 60’ı yüzünüzü ve omuzlarınızı içermelidir.

  • Fotoğrafta sadece siz bulunmalısınız.

  • Tercihen profesyonel kıyafetler giyin.

  • Gülümsemeyi unutmayın 

2. Zekice Bir Açıklama

Bu açıklama, profil resminin hemen altında görünen ilk çift satırdır. Temel olarak beceri setinizi 120 karakter ile tanımlamak için oradadır. Becerilerinizi belirlemekten çok başkaları için nasıl faydalı olabileceğinizi ayrıntılı bir şekilde anlatmaya çalışın. Örneğin, “Doğrudan pazarlama size daha fazla iş kazandırmayı garanti eder.” Bu cümle yalnızca kişinin bir pazarlama geçmişinden geldiğini değil, aynı zamanda izleyiciye daha fazla iş bulabildiğinden bahsediyor.

Açıklamayı hazırlarken hatırlamanız gereken şeyler:

  • Bir başlık sadece bir cümle olmamalıdır. Sizin için benzersiz bir “marka” yaratmak için akıllıca kullanılan kelimeler kombinasyonu olmalıdır.

  • İletişim bilgileriniz ile birlikte 120 karakterden herhangi birini boşa harcamaya gerek yok! Bunun yerine iletişim bilgilerinizi özet bölümünüzde bulabilirsiniz.

3. Büyüleyici Özet Bölümü

Bir özet bölümü, profilinizde bir izleyicinin gördüğü ilk şeylerden biri olduğu için profilinizdeki en önemli bölümlerdendir. Bu nedenle elde ettiğiniz her şeyi ve yıllar boyunca topladığınız tüm becerileri içeren ilgi çekici bir hikaye oluşturun.

İşte bazı ipuçları:

  • İlk satırda yeterliliğinizi vurgulamanız gerekir.

  • İlgi alanınızda kullanılan yaygın kelimeleri veya becerileri araştırın ve bu anahtar kelimeleri özetinize ekleyin.

  • Sahip olduğunuz başarıları ekleyin, inanılırlığını vurgulamak için her şeyi yapın.

4. Güçlü Öneriler

Linkedin’de yetenekleriniz ve kişiliğiniz hakkında bir başkası baktığında tavsiyeler önerebilmektedir. İlk adım, öneriyi  sizinle birlikte çalışanlardan güçlü yanlarınızla  sağlamaktır.

Bir sonraki adım, seçilen kişinin öneriyi sizin benzersiz becerilerinizi ve başarılarınızı vurgulayacak bir şekilde yazdığından emin olmak olacaktır. Ayrıca liderlik nitelikleri, zaman yönetimi becerileri gibi yumuşak becerilerinizden de bahsetmelerini isteyin. Bu, profilinizi bütünsel olarak analiz etmede yardımcı olur.

5. Önerileri Yeniden Sıralama

Profilinizin beceri bölümüne eklediğiniz beceriler, her biri için aldığınız onay sayısına göre sıralanır. Linkedin, ciro sayısı temel alınarak ilk üç beceriyi görüntüler.

Tanınmak istediğiniz ilk üç beceriyi vurgulamalısınız. Dolayısıyla önerileni yeniden düzenlemek önemlidir. “Yeni bir beceri ekle” nin yanındaki küçük kurşun kalem simgesini tıklayın, ardından vurgulamak istediğiniz üç şeyi sürükleyip sıralayın.

6. URL’nizi kişiselleştirin

Linkedin’de bir profil oluşturduğunuzda, isminiz ile istenmeyen harfler ve sayılardan oluşan varsayılan bir URL elde edersiniz. Bu profesyonel olmayan bir izlenim bırakır. Özellikle Linkedin, profil URL’nizi özelleştirme fırsatı verdiğinden profilinizle ilgili bu kısmı düzenleyerek daha profesyonel bir izlenim bırakabilirsiniz.

Linkedin’de URL’nizi nasıl değiştirebileceğiniz aşağıda açıklanmıştır:

  • Profil Görüntüle.

  • Herkese açık profili ve URL’yi düzenleyi tıklayın.

  • Herkese açık profil URL’sini düzenleyi tıklayın ve URL’yi tam adınızı içerdiği şekilde düzenleyin.

7. Sosyal geçerliliği gösterin

Linkedin’de çalışırken, çalıştığınız videolar, PDF’ler ve sunular gibi zengin medya içeren bir çalışma portföyünü görüntüleyebilirsiniz. Mümkün olduğu yerlerde bunu yaparken, insanların referanslarını, yorumlarını ve geri bildirimlerini kullanarak çalışmalarınıza nasıl tepki verdiklerini de sergileyin.

Her şey tamamsa iş hayatına bir sıfır önde başlayacağınızdan emin olabilirsiniz.

Unutmadan, önemli olan bir özgeçmişten çok daha fazlası yani sizin kişisel becerileriniz ve istekleriniz… Lütfen siz de bunu unutmayın!

TANJU HAN

Siz değerli takipçilerimi de bu değişimin birer parçası olarak görüyorum.

Beni takip etmeye devam edin…

YORUMLARINIZ VE PAYLAŞIMLARINIZ BENİM İÇİN DEĞERLİDİR.

Lüks Konutlara Özel Sosyal Medya Yönetimi Nasıl Yapılır?

Gayrimenkul sektöründeki herkes artık biliyor ki bir şeyi alıp satmak için pazarlama şart. Pazarlama ise günümüzde sosyal medyaya neredeyse bağımlı hale gelmiş durumda. Öyle ki hiçbir gayrimenkul pazarlaması bunun dışında kalmıyor. Ancak lüks evlerin pazarlama taktiklerini saptamak biraz daha zor olabilir.

Lüks Pazarlamanın Tarihçesi

Lüks evlerde pazarlama her zaman çelişkili durumlara meyillidir. Siz markanızın görünmesini istersiniz, ama bunu sağlamak o kadar kolay değildir. Ürününüzün veya hizmetinizin hedeflediğiniz kitle tarafından ulaşılabilir ve uygun olmasını istersiniz, ama bu büyük dünyaya göre değildir.

Markanın tüm dünyaca bilinmesini isteyebilirsiniz, ancak Gucci gibi pazarlama teknikleriyle başarısız olmayı istemezsiniz. Ve büyük bir markanın yanlış pazarlanması felaket şeklinde geri dönebilir. Gucci bir mobil uygulaması oluşturmayı denediğinde, bunu moda ile bütünleştirme konusunda başarısız oldu. Dolayısıyla müşterilerine ulaşmada ve beklenen kullanıcıyı elde etmede de başarısızlığa uğradı. Üstelik ilerleyen zamanlarda sosyal mecradaki ürünlerin kalitesini de bozmaya başladılar.

Emlak ve Sosyal Medya

Dolayısıyla gayrimenkul markanızın veya firmanızın pazarlamasını yaparken çok dikkatli olmalısınız. Pazarlamanın ana kapısı haline gelen sosyal medya yönetimine geçtiğimizde, her mevki ve yer için farklı taktikler vardır diyebiliriz. Şahsi firmalar, kendi bölgelerindeki evleri sunmak ve internet ağlarını oluşturabilmek için Twitter ve Facebook kullanabilir. Lüks evler de bu şekilde birçok potansiyel müşteriye ulaştırılabilir.

Ancak gayrimenkulün lüks tarafı için bu sıradan kullanım teknikleri yeterli değildir. Bu platformlara ek olarak LinkedIn’i de kullanabiliyor olabilirsiniz. Lüks gayrimenkullerinizi tanıtmak için LinkedIn üzerinden sektör çalışanları ile iletişim kurabilir, firmanızın portföyönü oluşturabilirsiniz. Ancak bu bireysel kullanımdan marka kullanımına geçiş için yeterli değildir.

Lüks Sosyal Medya Yönetimi

Peki, lüks gayrimenkullerin sosyal medya üzerinden pazarlaması nasıl yapılır? Öncelikle ilk odaklanmanız gereken şey listeniz değil kullanacağınız resimlerdir. Örneğin, Twitter üzerinden gayrimenkulünüzün resmini gören bir kişi, onun lüks kategorisinde olduğunu ve ona sahip olmak için yüklü bir meblağ gerekeceğini hissetmeli. Ama aynı zamanda ona sahip olmayı da istemeli.

Dolayısıyla ön planda tutacağınız şey gayrimenkul listeniz değil kişisel markanızın görünürlüğüdür. Markanızın görünürlüğünü arttırmanın bir diğer yolu da sosyal medya hesaplarınız üzerinden düzenleyeceğiniz etkinliklerdir.

Town Gayrimenkul’ün LookUpNewYork Instagram kampanyası lüks sosyal medyanın kullanımına çok iyi bir örnektir. Bu kampanya ile New York’luları cesaretlendirerek şehirdeki en güzel mimarilerin resimlerini göndermelerini istiyorlar. Firma, sektör içinden insanların dikkatini çekecek olan bu etkinlik sayesinde sosyal medya üzerinden marka bilinirliğini arttırmayı başarıyor.

Lüks gayrimenkulleriniz için ve markanız için sosyal medya kullanımlarından aşağıdaki birkaç örneği deneyebilirsiniz:

– Instagram gibi, insanları yorum yapmaya ve listenizdeki resimleri paylaşmaya teşvik edecek bir uygulama kullanın.

– Tweet güncellemelerinizi bölgenizdeki lüks pazara göre oluşturun.

– Tweet haberlerinizde lüks gayrimenkul satışlarını tebrik etmeye yönelik içerikler paylaşın.

– En güzel binalar ve mimarilerin fotoğraflarının paylaşılacağı bir yarışma düzenleyin. Eğer birden fazla şehirde faaliyet gösteriyorsanız her bir yer için farklı zamanlarda farklı kampanyalar düzenleyebilirsiniz.

TANJU HAN

Siz değerli takipçilerimi de bu değişimin birer parçası olarak görüyorum.

Beni takip etmeye devam edin…

YORUMLARINIZ VE PAYLAŞIMLARINIZ BENİM İÇİN DEĞERLİDİR.

 

Dijital Etiket Nedir? Emlakçının Dijital Etiketi Nasıl Olmalıdır?

Dijital etiket”. Bu kavram nedir ve gayrimenkul profesyonelleri için ne anlam ifade eder?

Teknolojinin ve teknolojiyi kullanmamızı sağlayan araçların dünyayı sürekli gelişen bir süreç içerisine çekmesi, bu teknolojiyi, trendleri ve müşterilerin beklentilerini yakalamak adına emlak profesyonellerini zorlamaya devam ediyor. Biz emlak profesyoneli olarak bunu başarmak için elimizden geleni yapıyoruz. Ancak yeterli oluyor mu?

Unutmayın ki teknolojiyi kullanma biçiminiz sizin dijital etiketinizi oluşturur ve bu etiket kötü biçimde üzerinizde kalırsa çoğu zaman komik duruma düşebilirsiniz. Şimdi size yeterli olmayan noktalarda başvurabileceğiniz bazı ipuçları vereceğiz. Bu ipuçları, gerek meslektaşlarınızı ve müşterilerinizi etkilemek gerek utanç verici büyük gaflar yapmamak adına size hayat verebilir.

Geri sayım başlasın!

Kimseden faks numarası istemeyin

Günümüzün genç alıcıları ve satıcıları, artık çok daha fazla teknolojiye hâkim durumdalar. Eğer onlara antika bir yol seçerek faks yoluyla iletişime geçmeyi sunarsanız, gülünç duruma düşebilirsiniz. Üstelik karşınızdakiler, sektörü ve çağın getirdiklerini takip etmediğinizi ve bu alanda geri kaldığınızı düşünür. Çünkü bu yaptığınız, telefon yerine telgraf kullanmak gibi bir şeydir.

Saçma bir telefon melodisi seçmeyin

Kendi zil sesinizi seçebiliyor olmanız illa ki kendi istediğinizi seçmenizi gerektirmez. Dinlemekten keyif aldığınız müziği veya çocuğunuzun melek gibi sesini kaydederek melodi yapmaktan vazgeçin! Sadece kayıtlı olan klasik ve sizi resmî gösterecek bir melodi seçin ve onu kullanın.

Telefonunuzu sessize almayı unutmayın

Müşterileriniz ve stratejik partnerleriniz sizinle diyaloğa girdiğinde, sizden büyük bir dikkat beklerler. Bu anlarda onları dinlediğinizi ve önemsediğinizi belli etmelisiniz. Müşteriniz tam en önemli noktaya gelmişken “zırıl zırıl” çalan bir telefon ile sözünün kesilmesinden hiç hoşlanmayacaktır.

Üstelik bu yeni teknoloji çağında görgüsüzlüğün de bir göstergesi denilebilir. O nedenle telefonunuzu sessize alın ve gerektiğinde göz ucuyla kontrol edebileceğiniz bir noktaya koyun.

İzinsiz veri kullanmayın

Veri kullanımı bazen çok hassas bir konu haline gelebilir ve telefonunuzdan mesajla fotoğraf göndermenin bir kontrolü ve sınırı olmadığı için bu etik olarak sorunlu bir davranış olabilir. Facebook üzerinde bir fotoğrafı izinsiz kullandığınızda bunun fark edilme oranı daha yüksektir.

Ancak telefon mesajlaşmasında bunun kontrol edilmesi mümkün değildir. Siz yine de teknoloji etiğine uyarak mesaj atacağınız resimleri göndermeden önce sahiplerinden izin alırsanız, bu dijital etiketiniz açısından son derece olumlu bir ilerleme olacaktır.

Rastgele etiketler oluşturmayın

Sosyal medya platformlarında kullanılan etiketler sohbetlere katılmanıza olanak sağlar. Bunları kullanmak çok önemlidir. Ancak bu etiketleri doğru ve alakalı yerlerde kullanmazsanız başkaları için çok can sıkıcı ve itici hale gelebilirsiniz.

Pinterest’i küçümsemeyin

Eğer sektörünüzle ilgili bir blog sahibiyseniz ve bloğunuzda çok sayıda resim ve fotoğraf kullanıyorsanız, Pinterest platformunu mutlaka kullanmalısınız. Her ay milyonlarca kişinin ziyaret ettiği Pinterest, bir emlak profesyoneli için vazgeçilmezler arasında olmalıdır.

Sosyal medyada bir ‘spammer’ olmayın

Her emlak portföyünüzü ve her ayrıntıyı Facebook’ta paylaşmak veya Twitter’da etiketlemek zorunda değilsiniz. Üstelik bunu tüm sosyal platformlarda aynı anda aynı verilerle yapıyorsanız daha da vahim bir durum olur.

Sizi hem Facebook’tan hem Twitter üzerinden takip edenler sürekli aynı ve benzer içeriklere rastladıkça, zaman içinde gereksiz içerik paylaşan bir spammer durumuna düşebilirsiniz.

Instagram hesabınızı Twitter’a bağlamayın

Instagram hesabınızı Twitter’a bağladığınız zaman, paylaşmış olduğunuz fotoğraflar Twitter’da sadece link olarak görünür ve tıklandığında başka yere yönlendirir. Dolayısıyla bu saçma hareketi asla yapmayın. Ancak şöyle yapabilirsiniz: Önce Twitter’da bir fotoğraf paylaşıp ardından bunu Instagram’da paylaşabilirsiniz.

Sembolleri aşırı kullanmayın

Emoji denilen yüz ifadelerinden oluşan sembolleri kullanmayı genel olarak çok seviyoruz. Ancak bunun iş hayatında hiç profesyonel görünmediğini kabul edelim. Tıpkı on dört yaşında bir çocuk gibi her cümlenin sonunda bir surat ifadesi kullanmak karşımızdakine biraz lakayt gelecektir. İş hayatı biraz ciddiyet ister.

Her görüşmenize tüm cihazlarınızı taşımayın

Teknoloji ne kadar gelişmiş olursa olsun, insana en iyi öğretici yine bir insandır. Bir randevuya giderken illa ki akıllı telefon, tablet ve laptop gibi cihazları peşinizden sürüklemek zorunda değilsiniz. En azından hepsini değil, eğer sunum yapmayacaksanız sadece telefonunuzu taşıyabilirsiniz.

Mobil uyumlu olmayan bir web sitesi yapmayın

Eğer mobil uyumlu olmayan bir web sitesine sahipseniz, boşuna uğraşmışsınız demektir. Artık çoğunlukla mobil üzerinden girilen web sitelerinde bu ayrıntı göz ardı edilmemeli.

Linkedin bir Facebook değildir 

Gerçek emlak profesyonelleri(şahin) ile profesyonellikle alakası olmayan doğan görünümlü şahinleri birbirinden ayrıldığı nokta, sosyal mecra üzerinden yaptıkları paylaşımlardır. Özellikle kariyer ve iş bulma sitesi olarak en son Microsoft‘un 26 milyar dolar değerlemeyle satın aldığı Linkedin sitesi,  iş profesyonellerinin buluşma, iş ağını genişletme ve yeni iş imkanları yaratma açısından son derece önemli bir sosyal medya kanalıdır.

Fakat bu mecrayı hala kişisel olarak kullanan çok komik kişilere rastlamakta pekala mümkün. Bu mecrada özellikle “Günaydın”, “İyi akşamlar”, “Hafta sonunuz iyi geçsin” gibi  paylaşımları görmek artık çok sıkıcı bir hale geldi. Ve özellikle şikayetler, sızlanmalar, değişik dini ve siyasi paylaşımlar gibi profesyonelliğinizden eser kalmayan bu tür ifadelerin yeri gerçekten Linkedin değil. Paylaşımlarınızı eğer bu şekilde sürdürmeye devam ederseniz komik duruma düştüğünüzü size kimse söylemeyecektir.

TANJU HAN

Siz değerli takipçilerimi de bu değişimin birer parçası olarak görüyorum.

Beni takip etmeye devam edin…

YORUMLARINIZ VE PAYLAŞIMLARINIZ BENİM İÇİN DEĞERLİDİR.